Osmanlı İmparatorluğu’nun önemli tarihi kişilikleri içinde, Batılıların Muhteşem diye adlandırdıkları Kanunî Sultan Süleyman ve onun eşi Roxelane, Kanunî’nin hüküm sürdüğü 16. yüzyıldan günümüze dek tiyatro yapıtı, roman, opera, bale türlerinde sayısız esere kaynaklık etmiş, bu yönüyle toplumsal imgelemi besleyen temel bir gönderge durumuna gelmiştir. Kanunî’nin ve Roxelane’ın yaşamından esinlenerek yaratılan ve beş yüz yıla yayılan yapıtlar aracılığıyla tarihsel, toplumsal ve kültürel bir bakımdan Roxelane konusunda, toplumun güç konusunda ilgi odağını, algısını, tutumunu vb. yansıtan sayısız imge yaratılmıştır. Dolayısıyla bu çalışmada kadınların rollerinin alabildiğine kısıtlanmış olduğu bir uzamda, ortamda güç sahibi olmayı başarmış ve o güçle toplumsal imgelemde yer etmiş Roxelane “imgesi” üzerinde durulacaktır. Yapıtlarda gündeme gelen söz konusu imge aracılığıyla, daha çok kadınların yönetimde olmadıkları bir imparatorlukta “yöneten” ve erk sahibi güçlü bir kadın arketipi yaratılmıştır. Söz konusu imge toplumsal olmakla kalmayıp evrenselleşmiş, 16. yüzyılda ülkelerini yönetmiş Catherine de Médicis, Mary Tudor ve Elizabeth Tudor gibi isimlere “güçlü kadın” imgeleriyle yakınlaştırılmış, toplumsal bellekte onlar gibi ayırıcı bir biçimde yer etmiştir. Yaratılan imge özellikle kurgusalın alanında dönüştürülerek geniş bir yer bulmuştur. Buna göre toplumsal bellekte yer etmiş Roxelane imgesinin Isaure de Saint Pierre’in La Magnifique (Muhteşem) (2004) romanında ve Özen Yula Gayri Resmi Tarihe Göre Hurrem Sultan’dan Adap Erkân Dersleri veya Gayri Resmi Hurrem (1998) başlıklı tiyatro yapıtında hangi bakımlardan yeniden yaratıldığı ve hangi işlevlerle yeniden kullanıldığı özellikle J.J. Wunenburger’in imge konusundaki tanımlamalarına koşut olarak incelenmektedir.