Dünyada medya teknolojilerinin gelişmesi ve teknoloji araçlarının çeşitlenmesiyle birlikte medya üretim-tüketim biçimleri hızla dönüşüyor. Değişen tüketim biçimlerinden en göze çarpanlarından biri, televizyon izleme zevkinin internet/sosyal medya ortamlarına doğru genişlemesi ve ‹izleyici katılımı› kavramının ortaya çıkmasıdır. Bütün bu teknolojiler Türkiye›de de hızla kullanılmaya ve yerel zevk ve beklentilere uyarlanarak tüketilmeye başlandı. Özellikle Türkiye›de 20-25 yıllık bir geçmişe dayanan ve prime-time’ın vazgeçilmez eğlencesi olan yerli dizilerin anlatı formları ve izlenme pratikleri de, bu dönüşümlerden payını aldı. Yeni dağıtım teknolojileri ve yeni anlatı formları, üretici ve tüketiciyi aynı metni üreten katılımcılar olarak konumlandırır (Jenkins, 2006). Medya metni yayınlandıktan sonra farklı biçimlerde okunan bir son ürün değil, yazılmakta olan bir metindir. İzleyici de metni okuyan değil, üretimine çeşitli biçimlerde dâhil olan bir katılımcıdır. Bunu mümkün kılan gelişmelerden biri, dizilerde kullanılmaya başlanan karmaşık anlatı formudur (Mittel, 2006). Bu makalede, karmaşık anlatı formunun başarılı bir uygulaması olan, Uçurum dizisi ele alınmıştır. Uçurum dizisini izleyen Ekşisözlük ve Twitter kullanıcılarının dizi hakkında yazdıkları, ‘izleyici katılımı’ kavramı üzerinden incelenmiştir. Önemli bulgulardan biri, Ekşisözlük yazarlarının, kimi zaman senaristle konuşur gibi yazarak, kimi zaman da kendini anlatıdaki bir karakterin yerine geçirerek, anlatının öznesi haline gelmeleridir. Benzer şekilde, Twitter kullanıcısı, kendi özne konumuyla dizideki karakterlerin özne konumunu değiştirir. Öyle ki, Twitter kullanıcıları, bazen bir karakterin dizideki rolü gereği değil, Twitter’da kendisinden bahsedilmesini sağlamak için oynadığını hayal eder.