Yeni Ahit’in dört kanonik İncil’inden biri olan Yuhanna İncil’inde (11:1-4)
anlatılan Lazarus’un diriltilmesi hikâyesi, Hristiyan teolojisinde önemli bir
yere sahiptir. Bu konu, İsa’nın dirilişiyle özdeşleştirilmiştir. İsa’nın
gerçekleştirdiği diğer mucizeler gibi, bu anlatı, edebiyatta ve sanat eserlerinde
detaylı bir şekilde tasvir edilmiştir. Bizans Dönemi sanatında Lazarus’un
diriltilmesi konusu genellikle başta İsa ve Lazarus olmak üzere, Lazarus’un
kız kardeşleri Martha ve Meryem ile olayın tanıklarını içeren kompozisyonlarla
resmedilir. Bu görsel temsil, Yuhanna İncili’ndeki anlatıyı etkili bir şekilde
özetler. Orta Bizans Dönemi’ne ait marj minyatürlü Mezmurlar Kitabı (Septuagint
LXX) el yazmalarında, Lazarus’un diriltilmesi sahnesine Ölüler Diyarı’nı temsil
eden alegorik bir figür dahil edilmiştir. Bu figürün tasviri, Antik Dönem’in Bizans
sanatı üzerindeki etkisini göstermektedir. Barberini Mezmuru’ndaki (Barb. gr.
372, Vatikan Apostolik Kütüphanesi) Lazarus’un diriltilmesi minyatürü, bu
bağlamda oldukça önemlidir. Diğer el yazması minyatürlerinden farklı olarak
Barberini yazmasındaki minyatürde Antik Dönem metinlerinde geçen cehennem
tazısı Kerberos ile ilişkilendirildi-ği anlaşılan köpek başlı, insan gövdeli bir figür
yer alır. Bu çalışmada, Barberini Mezmuru’ndaki Lazarus’un diriltilmesi
minyatürünün edebî kaynaklarla ilişkisi incelenerek Bizans sanatı ikonografik
analizinde Antik Dönem edebi kaynaklarının önemine vurgu yapılmaktadır.