Margery Kempe’in Kitabı (1430’lar) Margery’nin hayat hikayesini, daha çok Margery’nin ruhsal-dini deneyimlerine, ızdırap ve gelişimine odaklanarak genel hatlarıyla bölümler halinde anlatır. Bu kitap aslında bizzat Margery tarafından dikte edilmiş ve iki farklı katip tarafından yazılmış bir otobiyografidir. Fakat, bu otobiyografi Margery’nin bizzat Tanrı ve Yüce İsa’yla olan sohbetlerini içeren görülerinden yirmi yıl sonra anlatılmış ve yazılmıştır. Böylece, çeşitli türleriyle hafıza kavramı, metnin hem üretim aşamasında hem de metnin kendisinde çok önemli bir yer tutmaktadır. Margery iddia ettiği gibi okur yazar olmayan bir kadın olarak anılarını sadece hafızasına dayanarak anlattığından, neredeyse yirmi beş yılı kapsayan tüm geçmiş anılarını doğru anımsayamıyor olabilir. Hatta, bu anıları seçebilir; manipule edebilir ve çeşitli sebeplerle yeniden oluşturabilir. Bu bağlamda, bu makale Kempe’in Margery’ye ortaçağda yaşayan kadınlara biçilen annelik ve karılık rollerinden farklı olarak mistik, dini otorite ve hacı rollerini nasıl sağladığını incelemeyi amaçlamaktadır. Sonuç olarak, Margery Kempe bunu başarabilmek için, Margery’nin hiç aklından çıkmayan travmatik anısı olan ilk doğumunu izleyen görülerini ve farklı stratejilerini de kullanmaktadır.