Bu çalışmada Alevi-Bektaşi edebiyatının 18. yüzyıla ait yazılı bir eseri olan Cabbar Kulu kitabında yer alan Anadolu Türk kültürünün tasavvufî konuların anlaşılmasındaki işlevi tartışılmıştır. İşlevsel açıdan ortaya konan kültür unsurları bir bütünlük içinde verilerek sosyo-kültürel yaşamın zenginliğine değinilmiş ve kırsal kesimde yaşayan Alevi-Bektaşi toplumunun inanç sistemlerini bireylere aktarma kaygıları vurgulanmıştır. Çalışmada ayrıca bu zümrenin inanç sistemlerini geleceğe aktarmada edebiyatı bir araç olarak kullanmaları, böylece sanatın didaktik yönünü ön plana çıkarma kaygısı taşımaları üzerinde durulmuştur. Bunun yanında hangi tasavvufî unsurların hangi kültürel unsurlarla kavratılmaya çalışıldığı örneklerle ortaya konmaya çalışılmıştır. Cabbar Kulu kitabının kültürel malzeme açısından zengin olması dolayısıyla çalışmada kültürel unsurlar başlıklandırılmıştır. Cabbar Kulu merkezde olmak üzere Hz. Muhammet, Hz. Ali, Selman-ı Farisi, Hacı Bektaş Veli gibi şahsiyetlerin karşılıklı konuşması ve birbirlerine soru sorup cevap vermeleri şeklinde oluşturulan bu eserin, kurgusal açıdan başarılı bir edebiyat yapıtı olduğu görülür. Eserde geçen kelimelerin büyük çoğunluğunun anlaşılır nitelikte halk Türkçesine ait olması, sahip olduğu üslûbu ve derin tasavvufî mevzuların kültürel ögelerle açıklanması gibi bir yöntemin tercih edilmesi eserin işlevi üzerinde düşünülmesini gerekli kılar. Eserin didaktik yönünün ve dinî-tasavvufî konuların öğretilme kaygısının ön plana çıkarıldığı görülür. Bu bağlamda Cabbar Kulu kitabı, kültürel unsurların farklı bir işlevde kullanılabileceğini örneklemektedir. Kitap din-halk kültürü etkileşimini göstermesi açısından üzerinde durulması gereken bir eserdir.