Janus’un İki Yüzü: Seksen Günde Devr-i Âlem Romanının Postkolonyal Eleştirisi
(Janus Bifrons: Postcolonial Criticism of Around the World in Eighty Days
)
Yazar
|
:
Gülmelek Doğanay
- Betül Bayraktar
|
|
Türü |
:
Araştırma Makalesi
|
Baskı Yılı |
:
2020
|
Sayı |
:
102
|
Sayfa |
:
361
|
1875 1084
|
Özet
Kökleri Amerika kıtasının keşfine kadar dayanan kolonileşme hem ekonomik hem de kültürel bir tahakküm olarak belirir. Kültürel tahakküm, Batı’nın kolonilerdeki medenileştirme faaliyetlerini meşrulaştıran oryantalist söylem ile gerçekleşir. Doğu’yu Batı’nın yaşadığı anın gerisinde bir zaman dilimiyle kendisinden oldukça uzak bir mekâna hapseden oryantalist bakış, yüz yıllardır kendisini tekrar ederek günümüze ulaşır ve Doğu’ya ilişkin üretilen bu bilgi edebi eserlerde kurgu malzemesi olarak kullanılır. Söz konusu edebi eserler Doğu’yu tuhaf ve gizemli olarak tasvir eder. Bu noktada nasıl ki postmodernizm modernizmin eleştirisi ise postkolonyal yaklaşım da oryantalizmin ve kolonyal düzenin eleştirisini içerir.
Bu çalışmada bir eleştiri metodu olan postkolonyal teori çerçevesinde Jules Verne’in Seksen Günde Devr-i Âlem anlatısı incelenmiştir. Söz konusu anlatıda özne-nesne, iktidar-öteki, efendi-köle ve eril-dişil diyalektiği oryantalist bakış ile kurgulanır. Postkolonyal açıdan bakıldığında Doğu’nun, Batı’nın bilinçaltında bastırdığı duygularını doyurabildiği bir arzu nesnesi olarak tasvir edildiği görülür. Doğu ne kadar uzak görünse de dünya yuvarlaktır ve başlangıç noktasına, Batı’ya geri dönülecektir. Bu yüzden çalışmada, yaratılan ötekinin/Doğu’nun; Batı’nın kendi alt-beni/Öteki’si olduğu vurgulanır.
Anahtar Kelimeler
postkolonyal eleştiri, oryantalizm, feminist teori, söylem, roman
Abstract
Colonialism that based on the discovery of the American continent, appears as both economic and cultural domination. Cultural domination is realized by orientalist discourse that legitimates the Occident’s activities of civilization in colonies. The Orientalist point of view, enclosing the Orient in a time behind the moment when the Ocident live and in a place far from himself, reaches nowadays by repeating itself for hundreds of years and this knowledge produced about the Orient is used as a fiction material in literary works. These literary works describe the Orient as bizarre and mysterious. At this point, just as postmodernism is the critique of modernism, the postcolonial approach involves the criticism of orientalism and colonial order.
In this study, it was examined Jules Verne’s narrative of Around the World in Eighty Days in the framework of postcolonial theory as a critical theory. In this novel, the subject-object, power-other, master-slave and masculine-feminine dialectics are fictionalized with an Orientalist point of view. When viewed from postcolonial theory, it can be seen that the Orient is represented as an object of desire in which the Occident can fulfill the feelings subconsciously repressed. How far away the East, the world is round and the voyager will return to his starting point, Occident. Therefore, in the study, it is emphasized that the Orient is lower-self/Other of the Occident.
Keywords
Keywords: postcolonial criticism, orientalism, feminist theory, discourse, novel